Dün sabahki müze ziyareti için müzenin yanına park ettiğim aracımda geceledikten sonra sabah 07:00 kalk borusu ile uyandım. Ama bügünkü Aksu vadisindeki Kümbet Yaylası, Kuzalan Şelalesi, Mavi Göl, Göksu Travertenleri, Karagöl/Camgöl, Bektaş Yaylası programımı yapacak kadar kendimi iyi ve motive hissetmediğim için bugünü dinlenme günü yapmaya karar verdim ve biraz daha yattım. Sis Dağında gecelediğim günün gecesi sıfıra yaklaşan soğukta kaptığım şifa hala etkisini gösteriyor, toparlayamadım kendimi. Üç ay içinde iki kez oldu bu şifa kapma işi. İlki Tunceli Ovacık Munzur Gözelerde, ikincisi ise Trabzon Şalpazarı Sis Dağında. İkisi de aniden değişen hava yüzünden. Umarım çabuk toparlarım...
Gün boyu da aracın yanından ayrılmadım. Müzenin önündeki küçük parktaki ağaçların altına serdiğim matın üzerinde kestirdim aralıklı olarak. Pek de keyifli oldu gündüz gündüz açık havada uyumak. Ama gerçekten dinlenmeye ihtiyacım var, yoksa motor stop edebilir ters bir yerde.
Çevre Bakanlığından telefonuma gelen "aracınızın egzos emisyon muayene süresi 23.07'de dolmuş olup cezai işleme maruz kalmamanız için yenilemeniz tavsiye olunur" mesajını görür görmez Giresun'da nerede yaptırabilirim diye Google amcaya sordum. Önce Giresun Egzos diye bir yeri önerdi. Aradığımda onlar da yapmadıklarını, Oto Sanayide Ford Ustalar'a gitmemi tavsiye etti. Ustaları aradığımda emisyon testi yaptıklarını ve 18:00'e kadar açık olacaklarını öğrenince 16:30 gibi toparlanıp önce hemen yakındaki şimdi çocuk kütüphanesi olan eski Katolik Kilisesine, daha sonra da yolun devamındaki Seyyid Vakkas Türbesine uğrayıp 17:30 gibi Ford Ustalar'da oldum.
Katolik Kilisesi
19. yüzyılın ikinci yarısında inşa edildiği söylenen, kesme taş duvarlarla çevrili bir bahçe içinde yer alan, iç ve dış mimarisi ile Giresun'daki gayrimüslim yapıların en güzel örneklerinden olan Katolik Kilisesi 1967'den beri Çocuk Kütüphanesi olarak kullanılıyormuş.
İç dekorasyonu ve donanımı çocukların ilgisine göre düzenlenmiş bu güzel yapının içindeki naos zeminini kaplayan karo mozaik döşeme özgün olmakla birlikte üzerindeki bitkisel ve geometrik karakterli süslemeler ile oldukça dekoratif bir görünüme sahip.
Seyyid Vakkas Türbesi
Hakkında fazla bilgi olmayan Seyyid Vakkas (Sa'd ibni Vakkas), sözlü rivayetlere göre Giresun'un manevi mimarlarından kabul ediliyormuş. Buna göre, Seyyid Vakkas, Fatih Sultan Mehmet'in ordusunda görev almış, 1461'de Trabzon'un fethi sırasında Giresun'a gelmiş. Metamorphisis kilisesinde, Fatih'in Trabzon'u almaması için ayin yapıp dua eden Hıristiyanların arasına girerek onları izlediği sırada fark edilmiş. Kendisini öldürmek isteyenlere karşı direnmiş, savaşarak türbesinin olduğu yere kadar gelmiş, ancak burada şehit düşmüş. Şehit düştüğü yere defnedilmiş, çok daha sonra da 1888'de türbesi yapılmış. Seyyid Vakkas'in türbesinin ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı konusunda bilgi sunan bir belgede adı "Sa'd İbni Vakkas" olarak yazılmış.
Ford Ustalar'da Bulancaklı genç Oğuzhan arkadaş testi hemen yaptı. Eskisi gibi bir rapor vermiyorlar artık. Sistemde görünüyormuş emisyon test durumu. Kontrollerde de göstermek gerekmiyormuş. 110 lira ödeyip teşekkür ederek ayrıldım.
Bu arada, Kümbet yaylası ve civarı için yola çıkma ve yol üzerindeki, 2000 Ağustos'unda elim sel felaketini yaşayan Dereli'de gecelemeye karar verdim ve yola çıktım.
Dereli
22 Ağustos 2020'deki sel felaketinde 5'i asker 11 kişinin hayatını kaybettiği, 19 binanın yıkıldığı, 361 yapının hasar gördüğü Dereli'de Aksu Deresinin hemen dibine yıkılan ev ve işyerlerinin yerine yapılan TOKİ evlerinin önüne park edip küçük Dereli'yi şöyle bir dolaşayım istedim.
Önce bir fırından mısır ekmeği aldım sabah kahvaltısı için. Sonra da bir lokantada çorba ile boğazımı ısıttım. Hemen yanındaki çay ocağında da çayımı içtim. Felaketten önce caddenin karşı tarafında, şimdi TOKİ konut ve işyerlerinin olduğu yerde Merkez Çay Ocağı olan ismini Koru'nun Çay Ocağı olarak değiştirmiş Faruk Arkadaş. Yıkılmış ve yerine yeni konut ve işyerlerinin yapıldığı eski dükkanında selin taşıdığı kaya, moloz ve çamurun dükkanın yarı yüksekliğine kadar geldiğini söyledi Faruk. Çay Ocağının duvarına astığı kendi dükkanını da gösteren afiş de söylediğini doğruluyor.
Nereli olduğumu sorunca konu yaptığım Büyük Türkiye Turuna geldi. Ben de gezerim senin gibi arabamla, termosun varsa getir sıcak su doldurayım dedi. Gidip aracımı Faruk'un çay ocağının yanına çektim. Termosumu doldurdu, gecelemek için en uygun yerin hemen ilerideki Opet olduğunu söyledi. Vedalaşmadan önce bir selfi çektik an'ın anısına...
Aracıma gelmeden önce canım sütlaç istedi. Milka Pastanesini görünce girip sordum sütlacınız var mı diye. Maalesef yol ama karşıdaki çiğ köftecide olur bir sorun dedi. Resume Çiğ Köftede de kalmamış sütlaç maalesef. Şansıma küsüp aracıma gittim.
Opet'e gelip aracımı müşterilerin dinlenmesi için yaptıkları oturma yeri ve masası olan kamelyaların önüne çektim. Bloğum üzerinde biraz çalıştıktan sonra da sabah erken kalkmak üzere erkenden yattım.
~©~
0 Yorumlar